20 Nisan
2010
AYÇ

AVRUPA YETERLİLİK ÇERÇEVESİ (AYÇ)



HAYAT BOYU ÖĞRENME İÇİN AVRUPA YETERLİLİKLER ÇERÇEVESİ

 

Hayat boyu öğrenme için Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi (AYÇ), yeterliliklerin anlaşılması için yeni bir araçtır. Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Avrupa Yeterlilikler Çerçevesini 23 Nisan 2008 tarihinde resmi olarak kabul etmiştir. AYÇ, yeterliliklerin işverenlerce, bireylerce ve kurumlarca daha iyi anlaşılmasını sağlayarak, işçilerin ve öğrenicilerin kendi yeterliliklerini diğer bir ülkede kullanabilmesinin yolunu açmaktadır.

Hayat Boyu Öğrenme için Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ise, Avrupa’daki farklı ülkeler ve sistemler arasında yeterliliklerin daha anlaşılır ve açık olmasını ve ülkelerin yeterlilik sistemlerinin birbirleriyle bağlantısını sağlayan ortak karşılaştırma aracıdır. İki temel prensibi vardır:

1)Vatandaşların ülkeler arasında hareketliliğini teşvik etmek

2)Hayat boyu öğrenmelerine yardımcı olmak

AYÇ ile ilgili tavsiye niteliğinde çıkan Avrupa Komisyonunun 2008/C111/01 sayılı kararında, ülkelerin ulusal yeterlilik çerçevelerini oluşturmaları suretiyle ulusal yeterliliklerin 2010 yılına kadar AYÇ seviyeleri ile ilişkilendirilmesi ve 2012 yılı itibariyle de ülkelerin tüm yeterlilik belgelerinin AYÇ seviyelerine uygun bir referans taşıması yönünde gerekli önlemlerin alınması istenmiştir.

Türkiye’de Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) AYÇ Ulusal Koordinasyon Noktası olarak belirlenmiştir. Ulusal Koordinasyon Noktalarının; ulusal yeterlilik sisteminin oluşturulması, ulusal yeterlilik sisteminde yer alan yeterliliklerin seviyelerinin, Avrupa Yeterlilik Çerçevesi seviyeleri ile referanslamasının yapılması, referanslama sürecinde şeffaf bir yöntemin kullanılmasının temin edilmesi (Kalite tedbirleri), UYÇ ile AYÇ arasındaki bağlantının nasıl yapıldığına ilişkin bilgi ve klavuza paydaşların erişiminin sağlanması, yeterliliklerin Avrupa düzeyinde karşılaştırılmalarında ve kullanılmalarında ilgili tüm paydaşların sürece katılımının sağlanması gibi görevleri bulunmaktadır.

AYÇ’nin temelini sekiz ana yeterlilik seviyesi oluşturmaktadır. Bu seviyeler en temel öğrenme seviyesinden (seviye 1) en üst düzey öğrenme seviyesine (seviye 8) kadar geniş bir alanı kapsamaktadır. Genel olarak seviye ne kadar artarsa kişiden beklenen bilgi, beceri ve yetkinlikler de o oranda artmaktadır. AYÇ, farklı ülkelerin ulusal yeterlilik sistemlerini ve çerçevelerini ortak Avrupa referansı – ve onun 8 referans seviyesi etrafında birbirleriyle ilişkilendirecektir. AYÇ, hayat boyu öğrenmeyi geliştirmeye yönelik bir araç olarak, yüksek öğretim yanı sıra, genel ve mesleki eğitim ve öğretim sonucu elde edilen tüm seviyelerdeki yeterlilikleri içermektedir. Ek olarak Çerçeve, başlangıç ve sürekli eğitim ve öğretim ile elde edilen yeterliliklere de hitap etmektedir. 8 referans seviye öğrenme çıktıları bazında tanımlanmaktadır. AYÇ, Avrupa eğitim ve öğretim sisteminin çok çeşitlilik gösterdiğini ve ülkeler ve kurumlar arasında kıyaslama ve işbirliği yapabilmek için öğrenme çıktılarının gerekliliğini kabul etmektedir. AYÇ’de bir öğrenme çıktısı; öğrenen kişinin neleri bildiği, anladığı ve öğrenme sürecinin sonunda neleri yapabildiğinin ifadesi olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle, AYÇ, örneğin çalışma süresi gibi girdilere odaklanmaktansa, öğrenme süreci sonunda oluşacak çıktıları vurgulamaktadır.

AYÇ’NİN GELİŞİMİNİN ARKA PLANI?

Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) tarafından 11 Nisan 1997 tarihinde Yükseköğretim Yeterliliklerinin Tanınmasına Yönelik Lizbon Tanıma Sözleşmesi imzalanmıştır. 32 ülkenin dahil olduğu Lizbon süreci Yükseköğretim dâhil tüm eğitim kademelerini kapsayacak şekilde düzenlenmiştir. Avrupa düzeyinde 29 ülkenin eğitim bakanları tarafından 19 Haziran 1999 tarihinde Bologna Deklarasyonu kabul edilmiştir. Avrupa ülkelerinin yükseköğretim yapılanması anlamına gelen sürecin 2010 yılında tamamlanması öngörülmekte olup, deklarasyonu kabul eden ülkelerin sayısı 45’i aşmıştır. Her iki sürecin de önemli çalışma ve eylem konularından biri, her iki sürecin de aynı hedef doğrultusunda ancak farklı yaklaşımlarla geliştirdiği “Avrupa Yeterlilikler Çerçeveleri” ve bu çerçeveler ile ilişkilendirilmiş “Ulusal Yeterlilikler Çerçeveleri”dir.

Avrupa Yeterlilikler Çerçevesini geliştirme çalışması 2004 yılında yeterliliklerin şeffaflığını artırmak için Üye Devletler, sosyal taraflar ve diğer paydaşlardan gelen ortak bir referans talebine karşılık olarak başlamıştır. Komisyon, AYÇ Uzman Grubunun desteği ile yeterliliklerin şeffaflığına ve taşınabilirliğine yardımcı olmayı ve hayat boyu öğrenmeyi desteklemeyi amaçlayan ve öğrenme çıktılarına dayanan 8 seviyeden oluşan çerçeve öneren bir tasarı hazırlamıştır. Komisyon 2005’in ikinci yarısında söz konusu tasarıyı Avrupa genelinde görüşülmesi için yayımlamıştır. İstişare sürecinde gelen görüşler, Komisyon’un önerisine Avrupa’daki paydaşların geniş bir destek verdiğini, ancak bir kısım açıklama ve basitleştirme de istendiğini göstermiştir. Görüşler sonucunda, Avrupa’daki sosyal taraflar ve 32 ülkeden uzmanların sağladığı girdiler kullanılarak taslakta değişiklikler yapılmıştır. Revize edilmiş doküman Komisyon tarafından 6 Ekim 2006 tarihinde teklif olarak kabul edilmiştir. Teklif, 2007 yılı boyunca Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi tarafından başarı ile müzakere edilmiştir ve Avrupa Parlamentosu ve Konseyi tarafından 23 Nisan 2008 tarihinde “Hayat Boyu Öğrenme için Avrupa Yeterlilik Çerçevesi (AYÇ)” resmi olarak kabul edilmiştir.

AYÇ çalışmalarının başladığı 2004 yılında yalnızca üç ülkede (Birleşik Krallık, İrlanda ve Fransa) ulusal yeterlilik çerçevesi olmasına rağmen, 2004’ten bu yana 32 ülkenin büyük çoğunluğu bu alanda çalışmalara başlamış ya da planlamıştır. 2010 yılı başı itibariyle 6 ülkenin (Belçika, İrlanda, Fransa, Malta, Birleşik Krallık, Estonya) ulusal yeterlilik çerçevelerini oluşturdukları bilinmektedir.

AB Eğitim, Gençlik ve Kültür Bakanlıkları Konseyinin 11-12 Mayıs 2009 tarihli toplantısında, eğitim ve öğretim alanında Avrupa işbirliği için yeni stratejik çerçeve kabul edilmiş, AYÇ uygulaması 2009-2012 dönemi için iki öncelikten birisi olarak belirlenmiştir. Halen 32 ülkeden 18’i ulusal koordinasyon noktasını belirlemiş, Komisyonun “AYÇ referanslama prosedür ve kriterleri” doğrultusunda 3 ülke (İrlanda, Malta ve Birleşik Krallık) referanslama raporlarını tamamlamıştır. 11 ülke 2010 yılı, 15 ülke 2011 yılı, 1 ülke 2012 yılı, 1 ülke 2013 yılı sonuna kadar referanslama raporlarını tamamlamayı planladıklarını bildirmiş; 4 ülke planlama yapmamıştır.

AYÇ NE GİBİ YARARLAR SAĞLAMAKTADIR?

Tavsiye kararı, çeşitli ulusal yeterlilik sistemlerini birbirine bağlayacak ve böylece aralarında daha fazla iletişim kurulmasına yardımcı olacak genel bir Avrupa referans yapısı oluşturacaktır. Birbirinden bağımsız, ancak ilişkili ve karşılıklı olarak anlaşabilen yeterlilikler ağı bu yolla kurulacaktır. Çerçeve, öğrenme çıktılarını genel bir referans noktası kabul ederek, ülkeler, sistemler ve kurumlar arasında yeterliliklerin kıyaslanmasına ve transfer edilmesine yardım edecek ve bu sayede ulusal düzeyde olduğu gibi Avrupa düzeyinde de geniş çapta kullanıcı kitlesine hitap edecektir. 2004’ten itibaren yaşanan UYÇ’lerdeki hızlı gelişmeler, yeterliliklerin her seviyede şeffaf ve karşılaştırılabilir olması gerektiğini ve AYÇ’yi destekleyen temel prensiplerin ülkeler tarafından büyük ölçüde paylaşıldığını göstermektedir.

Ülkelerin yeterlilik sistemleri arasındaki bu yakın ilişkiler birçok fayda sağlayacaktır;

• AYÇ öğrenenlerin ve çalışanların hareketliliğinin artmasını destekleyecektir. Öğrenenler için, diğer ülkelerde işe alım sürecinde kendi yetkinliklerinin seviyesini tanımlamayı kolaylaştıracaktır. Bu da işverenlere, müracaat edenlerin yeterliliklerini yorumlama konusunda yardımcı olacak, dolayısıyla Avrupa’da işgücü piyasasının hareketliliğini destekleyecektir. Uygulama düzeyinde 2012 yılından itibaren tüm yeni yeterlilikler AYÇ’nin uygun seviyesine dayandırılmalıdır. Bu sebeple, AYÇ; Europass, Erasmus ve ECTS gibi mevcut Avrupa hareketlilik araçlarını tamamlayıcı ve pekiştirici konumdadır.

• AYÇ, bireylere hayat boyu öğrenmeye erişimlerini ve katılımlarını artırarak fayda sağlayacaktır. AYÇ ortak bir referans noktası belirleyerek, öğrenme çıktılarının, resmi çalışma ya da iş sonucunda elde edilmiş veya farklı ülkelerden edinilmesi gibi farklı durumlarda nasıl birleştirilebileceğini gösterir. Böylece yüksek öğretim ve mesleki eğitim ve öğretim gibi birbirinden izole çalışması muhtemel olan eğitim ve öğretim sağlayıcıların arasındaki bariyerlerin azaltılmasına katkı verir. Bu da gelişmeyi teşvik edecek ve böylece öğrenenlerin aynı şeyleri tekrar öğrenmeleri gerekmeyecektir.

 • AYÇ; işte veya diğer alanlarda kapsamlı deneyimleri olan bireyleri, gayri resmi ve yaygın öğrenmeyi tanıyarak destekleyebilir. Öğrenme çıktıları üzerine odaklanma, bu yollarla elde edilen öğrenme çıktılarının, içerik ve uygunluk bakımından resmi yeterlilikler ile eşdeğer olup olmadığının değerlendirilmesini kolaylaştıracaktır.

 • AYÇ, bireysel kullanıcıları olduğu gibi eğitim ve öğretim sağlayıcıları da ulusal sistemlerin dışında belgelendirilmiş yeterliliklerin (örneğin; sektörler ve çok uluslu şirketler tarafından verilen yeterlilikler) şeffaflığını artırarak destekleyecektir. Öğrenme çıktılarına dayanan ortak bir çerçevenin kabul edilmesi, ulusal otoriteler tarafından belgelendirilmiş geleneksel yeterlilikler ile diğer paydaşlar tarafından belgelendirilmiş yeterliliklerin kıyaslanmasına ve potansiyel ilişkilendirmelere olanak verecektir. Böylelikle AYÇ, bireylere ve sektörlere yeterliliklerin gittikçe artarak uluslararası düzeye taşınmasında avantaj sağlayacaktır. AYÇ, eğitim ve öğretim sistemleri, işgücü piyasası, sanayi ve ticaret ve vatandaşlar üzerinde geniş kapsamlı etkileri olan iddialı bir araçtır.

 Avrupa Yeterlilik Çerçevesi (AYÇ) Referans Seviyeleri

 Avrupa Yeterlilik Çerçevesi Referans Seviyelerinde:

Bilgi: Bir iş alanına ilişkin olgular, ilkeler, süreçler ve genel kavramlar hakkında bilgi (kuramsal ve/veya fiili bilgi) olarak tanımlanmaktadır.

Beceri: Belirli bir konuda veya görevde performans gösterebilmek için gerekli olan bilişsel (mantıksal, sezgisel ve yaratıcı düşünme) ve pratik (el becerisi ve yöntem, malzeme, araç ve gereçlerin kullanımı) beceriler olarak tanımlanmaktadır.

Yetkinlik: “özerklik ve sorumluluk” ile ilgili olarak tanımlanmaktadır.

 

Seviye

Seviye Tanımlayıcı[1]

Bilgi

Beceri

Yetkinlik

8. seviye

Çalışan, bir alan ve alanlar arasındaki etkileşim hakkında en üst düzeyde öne çıkan bilgiye sahiptir.

 

Çalışan, araştırma ve/veya yenilik yaparken önemli sorunları çözmek ve mevcut bilgi veya profesyonel uygulamayı genişletmek ve yeniden tanımlamak için gereken, sentez ve değerlendirme dâhil, en gelişmiş ve uzmanlaşmış beceriye ve tekniğe sahiptir.

 

Çalışan yüksek düzeyde yetki, yenilik, özerklik, akademik ve profesyonel bütünlük sergiler. Araştırma ve yeni fikir ve süreçlerin gelişiminde sürekli bir sorumluluk (bağlılık) taşır.

7. seviye

Çalışan, özgün düşünmeye ve/veya araştırma yapmaya temel teşkil eden ve bir kısmı belli bir alanda öne çıkan yüksek derecede uzmanlaşmış bilgiye sahiptir.

Bir alanla ilgili bilgiler ve farklı alanlar arasındaki etkileşim hakkında ciddi farkındalığa sahiptir.

Çalışan, yeni bilgi ve yöntemler geliştirmek ve farklı alanlardaki bilgileri birleştirmek amacıyla yürütülen araştırma ve/veya yenilik faaliyetleri için gereken uzmanlaşmış sorun çözme becerilerine sahiptir.

Çalışan öngörülemeyen, karmaşık ve yeni stratejik yaklaşımlar gerektiren iş faaliyetlerini yönetir ve değiştirir.
Çalışma gruplarının profesyonel bilgi ve uygulamalarına katkıda bulunmada ve/veya stratejik performanslarını değerlendirmede sorumluluk alır.

6. seviye

Çalışan, bir alandaki teori ve ilkeleri eleştirel bir yaklaşımla anlamayı içeren ileri düzey bilgiye sahiptir.

Çalışan, uzmanlık gerektiren bir alanda karmaşık ve öngörülemeyen sorunları çözmek için gereken ustalığı (hakimiyeti) ve yeniliği ortaya koyan ileri düzey becerilere sahiptir.

Çalışan karmaşık teknik veya profesyonel faaliyet veya projeleri yönetir. Öngörülemeyen iş faaliyetlerinde karar verme sorumluluğu alır. Bireylerin ve grupların profesyonel gelişimlerini yönetmede sorumluluk alır.

5. seviye

Çalışan, bir alanda kapsamlı, uzmanlaşma gerektiren, pratik ve teorik bilgiye ve bilgi temelinin sınırlarıyla ilgili farkındalığa sahiptir.

Çalışan, soyut sorunlara yaratıcı çözümler geliştirmek için gereken kapsamlı bir dizi bilişsel ve pratik becerilere sahiptir.

Çalışan öngörülemeyen değişimin bulunduğu iş faaliyetlerini yönetir ve denetler. Kendisinin ve diğerlerinin performansını değerlendirir ve geliştirir.

4. seviye

Çalışan, bir alan içerisinde geniş kapsamlı, pratik ve teorik bilgiye sahiptir.

Çalışan, bir alanda belirli problemlere çözüm üretmek için gerekli olan bir dizi bilişsel ve pratik becerilere sahiptir.

Çalışan çoğunlukla öngörülebilir, ancak değişime tabi olan bir işi yaparken öz- idare kullanır. İş faaliyetlerinin değerlendirilmesi ve geliştirilmesi için bir miktar sorumluluk alarak diğerlerinin rutin işlerini denetler.

3. seviye

Çalışan, bir alanda olgulara, ilkelere, süreçlere ve genel kavramlara dair bilgiye sahiptir.

Çalışan, temel yöntemleri, araçları, malzeme ve bilgileri seçerek ve uygulayarak problemleri çözmek ve görevleri tamamlamak için gereken bir dizi bilişsel ve pratik becerilere sahiptir.

Çalışan görevlerin tamamlanmasıyla ilgili sorumluluk alır ve problemlerin çözümünde kendi davranışlarını ortama uyarlar.

2. seviye

Çalışan, bir alanda temel pratik bilgiye sahiptir.

Çalışan, basit kuralları ve aletleri kullanarak görevleri yerine getirmek ve rutin problemleri çözmek için ilgili bilgileri kullanmada gereken temel bilişsel ve pratik becerilere sahiptir.

İş gözetim altında sınırlı özerklik ile yapılır.

1. seviye

Çalışan, temel genel bilgiye sahiptir.

Çalışan, basit görevleri yerine getirmek için gereken temel becerilere sahiptir.

İş doğrudan gözetim altında belirli kurallarla tanımlanmış şekilde yapılır.

 


[1] Her seviyenin özellikleri, bilgi, beceri ve o seviye için gerekli öğrenmenin sonucunda ortaya konması beklenen yetkinlikleri tanımlayan bir “seviye tanımlayıcı” ile tanımlanmaktadır. Seviye belirlenirken: teorik ve pratik bilginin genişliği ve derinliği; kavramaya, yaratıcılığa ve pratiğe ilişkin becerilerin karmaşıklığı; entelektüel becerilerin karmaşıklığı; kişinin aldığı sorumluluğun miktarı; problem çözme ve/veya yaratıcılığın derecesi; ekip çalışması miktarı; liderlik ve hesap sorulabilirliğin kapsamı gibi ölçütler dikkate alınmaktadır.